Maalesef, okumadan, öğrenmeden her şeyi öyle çok biliyoruz ki…
Ta 2013’te yazmışım.
MODA SÖZLER
-Sen konuş, vazgeçmem, değişmem…
-Ben bilirim… Hah hah ha…
-Ben… Ben… Ben…
Bilgi, dünyayı ve insanı bilme demektir. Sözcük anlamı, bilgi sevgisi olan felsefe buradan gelir. Yanılgılardan korunmak için… gerçeği araştırmada düşüncenin izleyeceği yolları formülleyen Aristoteles, bu izlenecek sıralamaya MANTIK adını verir. Gene POLITZER, ‘Entelektüel bağımsızlık, eleştirel zekâ, tepkiye boyun eğmek değil, tersine boyun eğmemek demektir,’ der.
Bir bütün olarak bilgi, tümünü belirler.
Okuyarak, görerek, duyarak öğrenilir. Ayrımında mıyız, çok gelişmiyoruz. İnternetle idare ediyoruz. Onda bile öğrenmeden çok, popülizme takılıyoruz çoğunlukla.
Kırk küsür yaşındayken NAZIM HİKMET, Sokrates’in, ‘Bir şey biliyorum, o da hiçbir şey bilmediğimdir,’ sözünün tekrarını yapabilecek alçakgönüllülükte. O bilgili, entelektüel seviyesi yüksek, o, dolu dolu. Yine de böyle diyor her keresinde. Öbürü kitap okumuyor, cehalet… Ben her şeyi bilirim, diyor. Kitap okumayanın yalnızca duyarak, görerek bilgisi de altı boş kalabiliyor.
Okumayınca, araştırmayınca mantık yorumu eksik, kuşkulu kalır. Entelektüel seviye yetersizliği, tıkar, ilerletmez kişiyi, sekterleştirir.
Gelişelim. Geliştirelim.
Bilelim. Mantık yorumlarımız netleşsin. Bilgimizi artıralım, entelektüel seviyemiz yükselsin. İyi FELSEFE yaparız o zaman. Daha doğru çözümlemelere ulaşırız.
Okuyalım. Dinleyelim. Okuyalım. Görelim. Okuyalım…
Ahmet Sefa