Kaçırıyoz gözlerimizi, aklımızdan geçenlerden… Çokta değerli aslında, gümüş tepside sunulmasa da hayat her birimize…Sürekli kendimize söylediğimiz yalanların doğruluğunu başkalarına ispat etme derdindeyiz, üstelik farkında olmadan…
Bu acayip tutumların hayatın tamda aslı olduğunu fark etmekten kaçarak bide…Ne istiyoz çok belli aslında, kendimizi biraz daha fazla mutlu kılacak bi yaşam ki bunun yöntemi herkese göre değişir…
Yöntem her ne kadar değişse de sosyal varlıklar olarak yollarımız mecburen kesişiyo… Hep beraber ama gene de herkes kendi yolunda yürüyo, kendi için yürüyo… Herkes için en değerli kendisiyken, herkes ona buna fedakarlık yaptım deme derdinde…
Eğer fedakar tutum seni en asgarisinden mutlu kılmazsa, fedakarlık yapamazsın…Kendimizle yüzleşmek yukarda dediğim gibi gözlerimizi kaçırarak mümkün değil ama bu arada gözlerimizi kaçırmazsak bu hayat çekilmez bi çileye de dönebilir…
Aslımızı mı yaşıyoz? yoksa astarımızı mı? Bilmek zor sanki beyaa…
İyi bi ağrı kesiciye ihtiyaç hasıl olabilir bu kadar baş ağrıtan bi yazıdan sonra…
Belki de Sezen abla yanılıyodur, masumuzdur belki de hepimiz…En azından doğduğumuz gün…
o.chnr…