Datça’dan Selam Var…
EROL MÜTERCİMLER’DEN CHP’YE DATÇA UYARISI!
Yazar, öğretmen, fizikçi, araştırmacı Erol Mütercimler önceki Sözcü Tv’deki programda, “Özgür Özel’e sesleniyorum, Datça’ya dikkat et” diye bir cümle kullandı.
Merak ettim.
Türkiye’nin bu kadar yoğun gündeminde neden Datça’ya dikkat çekti?
Datça için bir tehlike mi seziyor?
Ne demek istiyor?
Aradım ve sordum.
Öncelikle şunu belirteyim,
Datça’nın sorunlarını en az biz Datça’da yaşayanlar kadar biliyor.
Bizdeki rantçı müteahhit hegemonyasının ünü tüm ülkeye yayılmış.
Datça artık bal, badem ve balıkla değil, ne yazık ki rantçı müteahhitlerle anılıyor.
Söyledikleri şunlar.
“Datça şu anda sermayenin ilk hedefi. Çünkü henüz doğal güzelliklerini kaybetmemiş, bakir ve bu yüzden ranta çok açık bir ilçemiz. Son yıllarda müteahhitlerin kazanç kapısı. Yerel yönetimlerde halka hizmet unutuldu, müteaahitlere hizmet baştacı edildi. Belediye meclisinin çoğunluğu müteahhitlerden oluşuyor. Bu kabul edilemez. O yüzden Özgür Özel’e sesleniyorum. Önümüzdeki yerel seçimlerde bu düzeni değiştirmezsen senin iktidardan ne farkın kalır? Datça’yı sermayenin saldırılarına karşı çıkamayacak bir kişiye teslim edersen, bu iktidarı eleştiremezsin. Eğer elimizde kalan bu son cennetlerden birini Bodrum gibi betona gömersen, tarih önünde bunun hesabını veremezsin.
Özgür Özel’i bir kez daha uyarıyorum. Datça’ya çok ama çok dikkat et.
Datça’yı yönetecek belediye başkanını belirlerken ranta bulaşmamış, liyakatlı, bilgi ve birikimi olan, ezber bozan, geçmişin devamı olmayacak, vizyon sahibi birini seç.
Bu söylediklerimi Salı günü Sözcü Tv’de saat 20.30’da Karşı Karşıya programında daha ayrıntılı açıklayacağım.”
Ağzına sağlık Erol Mütercimler.
Çünkü söyledikleri, benim bir gazeteci olarak yıllardır yazdıklarımın ve birçok Datçalı’nın yıllardır haykırdıklarının bir özeti.
Hakikat.
Ve maalesef bu hakikat Datça’nın ayıbı.
Bizler toplumcu ve halkçı belediyecilik yerine rantçı bir anlayışla yönetilmeyi hak etmiyoruz.
CHP umarım adayını belirlerken bu uyarıları dikkate alır.
Çünkü Datça eski Datça değil, öyle “gömleğimizi koyarsak, kazanırız” devri de çoktan bitti.
CHP MUĞLA’YI YİNE
OSMAN GÜRÜN MÜ DİZAYN EDİYOR?
CHP’de Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için son anda Tuncay Mollaveisoğlu’nun isminin geçmesi kulisleri hareketlendirdi.
İddialara göre bu işin arkasında Muğla Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Gürün var.
Osman Gürün “yeter artık” denilerek kenara çektirildi ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in danışmanlığına getirildi.
Tuncay Mollaveisoğlu da geçen sene Osman Gürün’ün iletişim danışmanıydı.
Belediyenin kapısına uğramadan maaş alıyor ve çok sık Osman Gürün’ü çalıştığı kanala çıkarıyordu.
Tuncay Mollaveisoğlu’nun belediyeden maaşla beslendiği medyaya yansıyınca hemen ismi organizasyon şemasından silinmişti.
Kulislerde, Muğla’da onca aday adayı varken Tuncay Mollaveisoğlu’nun aday gösterilmesi halinde, arkasında Osman Gürün’ün olduğunun ortaya çıkacağı konuşuluyor.
Eğer bu söylenenler doğru çıkarsa Datça’nın da bundan etkilenmesi kaçınılmaz.
Çünkü Muğla’da yıllardır çok kötü bir yönetim sergileyen ve CHP’nin oylarını düşüren Osman Gürün Datça’da kendi işaret edeceği bir adayın başkan olmasını isteyebilir.
Geçmişte bunu yapmıştı zaten.
Vay o zaman Datça’nın haline!
10 Ocak
BESLEME
Geçen yıl Muğla’daki tüm gazeteciler için “Besleme” ifadesini kullanmıştı. Bu sözü ettiğinde kendisi Muğla Büyükşehir Belediyesi’ne hiç uğramadan maaş alıyor, besleniyordu.
Osman Gürün’ü sık sık ekrana çıkarıp, yalayıp yıkıyordu.
Maaş rezaleti ortaya çıkınca belediye ile işi kesilmişti.
CHP beslemeyi seviyor herhalde!
https://tele1.com.tr/chpden-muglada-tuncay-mollaveisoglu-surprizi-988645
KUTLAMA!!
Dostlar sağolsun “10 Ocak Gazeteciler Günü” mü kutluyor.
Hepsine toptan teşekkür ederim.
Ama ben bugün neyi kutladığımızı inanın bilmiyorum.
İşsiz bırakılan yüzlerce meslektaşımızın çilesini mi?
Haber peşinde koştuğu halde “fikir işçisi” olarak çalıştırılmayan, sendikalı olmasına izin verilmeyen binlerce gencimizin sömürülmesini mi?
Hakikatı aradığı için içeriye tıkılan arkadaşlarımızın dramını mı?
RTÜK denilen antidemokratik bir kurumun muhalif kanallara verdiği cezaları mı?
Medya üzerindeki baskıları mı?
Sansürü mü?
Sık sık aldığımız tehditleri mi?
Bir bir kapanmak zorunda bırakılan yerel gazetelerimizi mi?
Sarayın iki dudağı arasındaki kaderimizi mi?
Bizler daha gözaltında katledilen Metin Göktepe gibi onlarca meslektaşımızın hesabını soramadık.
Neyi kutladığımızı inanın bilemiyorum.
Elimizde meslek onurumuzdan başka kutlayacağımız ne kaldı ki…
DATÇA’DA YILLARIN HİLESİNE MÜFETTİŞLER EL KOYDU
Datça’da taş kaplama ev alıyorsanız, duvar kalınlığını mutlaka ölçün.
50 santimin altındaysa, o işte bir alavere, dalavere var.
Çünkü yönetmeliklere göre duvarın kalınlığı(tuğla+taş) 50 santimetre olmalı.
Ancak bu kurala rantçı müteahhitler yıllardır uymuyor.
Projelerde 50 santim gösteriliyorlar ama iş inşaata gelince 30-35 santime karar inebiliyorlar.
Peki duvarın kalınlığı ince olunca ne oluyor?
Müteahhitler hem inşaat maliyetinden kar ediyor, hem de kendilerine yönetmeliğe aykırı alan açabiliyorlar.
Bu her katta ekstra bir oda demek.
Hileli iş.
Maalesef Datça Belediyesi gözünün önünde yapılan bu hileye yıllardır ses çıkarmadı.
Çünkü meclisin büyük çoğunluğu müteahhit.
Bazıları hala aday olma derdinde.
Sözümüz elbette işini namusuyla yapan, yasalara yönetmeliklere uyan müteahhitlere değil.
Ama ne acı ki, onlar azınlıkta.
Oysa belediyeyi denetleyen birçok müfettiş bu usulsüzlüğü tesbit etmiş ve son verilmesini istemişti.
Üstelik burası deprem riski olan bir bölge.
Bakalım bu hileye ne zaman son verilecek?
Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar sık sık “Ben herkese eşit davrandım” sözünü kullanıyor.
Sayın Uçar, kabul edin müteahhitlere çok çok daha iyi davrandınız.
Meclisinizi müteahhitlerle doldurdunuz.
Vatandaşa hile yapanlara iyi davranılır mı?
Bu usulsüzlüğü müfettişlerin görmesine gerek var mıydı?
Bu inşaatlar yapılırken, siz neredeydiniz?
UTANMAZ ADAM
Belediye başkanı seçilirse, lehinde yazan gazetecilere maaş verecekmiş.
Sen al o paranı………