MİLLİ EĞİTİM BAKANI DA OLMAYACAK!
Cumhuriyet güneşi ülkemizin üzerine bir güneş gibi parladı. Cehaletin karanlığını aydınlattı. Dönemin Milli Eğitim Bakanları; Mustafa Necati, Hasan Ali Yücel ‘in olağanüstü çabaları sonuç vermeye başladı. Okumaz yazmaz oranı Cumhuriyet öncesinde şehirlerde %89 köylerde % 95 ti. Kısa sürede bu oran % 55 seviyesine getirildi.
Son 21 yılda adını anımsayamadığım 17-18 Milli Eğitim Bakanı geldi, gitti. İki ileri, bir geri diyerek Mehterana haksızlık etmeyeceğim, eğitim hiç ileri gitmedi. Her gelen ayrı bir şey denedi. Denenenler asla bir yöntem yada metot değildi. Öğretmenler mutsuz, öğrenciler coşkusuz, veliler umutsuz koskoca yirmi yıl boşu boşuna geçti.
Ders kitapları tartışmalı birçok yanlış ile doldu. Ders kitapları yandaş yayınevlerince basıldı, kayırıldı. Binlerce kitabevi kapandı, insanlar işinden, aşından oldu. Taşımalı eğitim diyerek köyler boşaltıldı, çocuklar oradan oraya sürüklendi. Köylerde bayrak çekilen gönder kalmadı. Cuma ve pazartesi okunan İstiklal Marşı duyulmaz oldu. Öğretmenler yalnız üç- beş kuruş maaş farklarıyla susturulmaya çalışıldı. Özlük hakları ile, toplum içi saygınlığı ile öne çıkarılmadı. Aksine bakanlardan azar işitip, ‘fırçalandılar’. Testli eğitim başarısız oldu. Ezberci eğitim sonucu sınavlardan yüzbinlerce öğrenci 0 puan aldı. Tam bir felaket yaşandı.
Bu kadar büyük bir çöküş sonrası elbette bugünün bakanından özür cümleleri duymak bizleri çok şaşırtırdı. Ben hiç şaşırmadım Bakanın son sözlerine. “Tarikatlara, cemaatlere biz STK diyoruz” dedi. Ne desin bütçe görüşülürken ortalık karışsın, rakamlar görünmeden asıl konu kapansın. Ama işte kafalardaki asıl düşünce ortaya çıkıyor böylece.
Biz de şimdi büyük önder Atatürk’ün yıllar öncesinde düşünüp, söylediği sözlere kulak veriyoruz;
Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur (sürekli alkışlar). Medeniyetin gerektirdiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.
Ölmez bu vatan varsayalım ölse de bile,
Çekmez dünyanın bedeni bu kocaman tabutu.
01.09.1925. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Kaynak: Atatürk Araştırmaları Merkezi