Datça’dan Selam Var…
7 Aralık
HANGİSİNİ YAZAYIM?
Datça’da CHP’den belediye başkan aday adaylığına 11, meclis üyeliğine de 30 isim başvurunca insanlarda merak arttı.
Çok kişi çok kişiyi tanımıyor.
Sevgili Melda Omay “Adayların çoğunu tanımıyoruz. Gazetecisin, sen tanırsın. Yazsana” demiş.
Tanıdıklarım da var, tanımadıklarım da var.
Tanıdıklarımın arasında iyiler de var, kötüler de var?
Hangisini yazayım?
Satmak için evinde 1000 şişe kaçak içkiyle yakalananı mı?
İmar komisyonunda olup satacağı villanın bahçesine kaçak havuz konduranı mı?
Arkadaşının arabasını alavere dalavere ile satıp parayı cebine koyanı mı?
Datça geçen 5 yılda beton mezarlığına dönerken ranta, talana gıkını çıkarmayana mı?
Oğlunu, kızını damadını torpille belediyeye yerleştireni mi?
Halkın kaldırımını sundurma ile işgal edip, camla kapatanı mı?
Datça insanını halkı kazıklamakla suçlayıp, o insanların hak arayışlarını küçümseyeni mi?
Vatandaşın arsasına çökeni mi?
Hangisini!
Aralarında bildiğim, tanıdığım, iyi adaylar da var.
Ama iyiler cennete.
Biz iş yapana bakalım.
Fikrimi soran dostlara açık, net ifade edeyim.
Tüm adaylara aynı mesafedeyim.
Benim ölçüm şunlar.
1-Geçmişte neler yaptığı.
2-İsminin şaibeye bulaşıp bulaşmadığı.
3-Meclisinde kadın/erkek ve yerli/yerleşik dengesini sağlayıp, sağlamadığı.
4-Dünyaya, olaylara, sorunlara ilkesel mi, yoksa siyaseten mi baktığı.
Gerisini onların işi.
Ha bir de İbibiklerin.
Belli ki, önümüzdeki günlerde İbibikler çok kanat çırpacak.
Yılmaz Özdil bu kez haklı.
Parayı basan medyada boy gösteriyor.
Bizde satılık kalem çok.
Kim verecek çok para!
6 Aralık
YAPIŞTIR ŞİMDİ HADİ GARİ
Mesut Yar da Datça Belediye Başkanlığı’na aday adayı olmuş.
İki ay önce “Hadi Gari” mitingini küçümseyerek, Datçalılar’ı halkı kazıklamakla suçlayan o değil miydi.
İki yıl önce MUSKİ çalışanlarını “kovun” diye valiliğe şikayet eden kimdi?
Bu siyaset ilginç bir iş.
Yapıştır şimdi hadi gari.
https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=4778211078884035&id=100000855697742&mibextid=Nif5oz
4 Aralık
Alt kat Doğu Roma İmparatorluğu.
Orta kat Osmanlı İmparatorluğu.
Üst kat günümüz.
Rant ve kaçak kat uğruna mimaride geriye gidişin resmidir.
3 Aralık
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, Marmaris Müzesi yetkililerine, sistemin kurulmasına yardımcı olan güvenlik görevlilerine ve @kaptan.aslanatillayorulmaz ‘a teşekkürler.
@tckulturturizm
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/knidos-suya-kavustu…
KADINLAR YÜRÜYOR
MECLİSE DOĞRU…
Daha önce yazmıştım, 2.baskıyı yapmakta yarar var.
Dünyanın ilk kadın amirali I.Artemisa Bodrumluydu.
Dövüşmeyi kabul etmeyerek kılıçlarını yere atan kadın gladyatörler Akhillia ve Amazon da Bodrumlu.
Antik çağda büyük saygı gösterilen ay ve gecenin tanrıçası Hekate Yatağanlıydı.
Datça’nın hayırsever kadını Lykaithion Knidoslu.
İyiliğiyle, hoşgörüsüyle toplumun büyük saygısını kazanan ve adına türbe yapılan Sarı Ana Marmarisliydi.
Muğla topraklarında bu kadınlar gibi yüzlercesi yaşadıkları çağa iz bırakıp, toplumun saygısını kazandı.
Bu yüzden bu topraklarda “Muğla’nın kadını da, erkeği de birdir” diye bir söz vardır.
Muğla’da yaşamın her alanında; zeytinde, bademde, tütünde, düğünde, arıcılıkta, tarlada, serada, pazarda, meydanda, direnişte, barikatta erkekten çok kadınları görürsünüz.
Bu coğrafyanın yaşlıları bir şeyi güzelleştirmek ve yüceltmek için başına “gadın” sözcüğünü eklerler.
“Gadın Allahım” , “Gadın Moolam(Muğlam)”, “Gadın gızım” gibi.
Muğlalı yaramaz oğluna kızarken bile “Gadın olum, nede öle ettin” der.
Özetle antik çağdan bu yana Muğla topraklarında kadın yaşamdır.
Ülke yerel seçim havasına girdi.
Toplum artık köklü bir değişim istiyor.
Bu değişimin anahtarı kadınlarda.
Datça’da belediye meclis üyeliğine aday adaylığın koyan kadınları görünce umutlanıyor insan.
Alfabetik sırayla Dilek Dündar, Filiz Aytemiz, Melike Işıktekin ve Sara Ahıskalıoğlu şimdilik bildiklerim.
Bunlar CHP’den.
Devamı geleceğine de inanıyorum.
Diğer partilerden de çok sayıda kadın aday çıkacağını umuyorum.
Eğer değişim olacaksa eski rant sisteminin tarihe gömülmesi gerekiyor.
Yıllardır rantçı müteahhit saltanatına tek ses etmeyen, kızını damadını, yakınını, tanıdığını belediyeye sokan kadınların artık mecliste yer almaması gerekiyor.
Düşünsenize, belediye meclisinin yarısı kadın, yarısı erkek.
Çiçek gibi olmaz mı Datça?
Bunu sağlayacak olan oy veren halk ile bu yeni isimler olacak.
Muğla düğünlerinde “çıksın meydana millet gız görsün” diye bir türkü çalınır.
Kadın adaylar çıktı meydana, oy verin ki, millet hizmet görsün.
1 Aralık
KOLTUK KORKUSU
İbibik dün TBMM koridorlarındaydı.
Bir belediye çalışanı, üstelik memur, yerel seçimler öncesi Ankara’da mecliste kulis yapıyor.
Hemşehrisi milletvekilini devreye sokuyor, can dostu bir başkan adayını CHP yerel yönetimlerden sorumlu başkan yardımcısı ile görüştürüyor.
“Kamuoyu yoklamasını, anketi falan bırakın, bizi aday gösterin” diyor herhalde.
Olacak iş değil.
Bir devlet memuru resmen taraf tutuyor.
Bu hem yasal, hem etik olarak doğru değil.
Suç!
Üstelik bu olay belediye koridorlarında kulaktan kulağa yayılıyor.
Bu memurun yöneticileri ya sağır, ya da kulis yaptığından haberdarlar.
Pes arkadaş.
Desenize, koltuğu kaybetme korkusu dağları sardı.
Merak ettiğim, ne cevap aldılar acaba?
Bu arada belediyede torpil tüm hızıyla devam ediyor.
Yine bir meclis üyesinin kızı yeni işe alınmış.
Vatana, millete hayırlı olsun.
Hadi tehdit edin.
Katmerli olsun.