Ne kadar da çabuk büyüyorlar.
Ailemizin ilk kız çocuğu,
Dedesinin prensesi Yaz,
yarın 5 yaşına merhaba diyor.
Saçları çok istediği gibi kesilmiş,
öjelerde sürülmüş.
Dedeye de
” Güzel olmuş muyum ?”
Fotoğrafları yollanmış.
***
6 Mart
SİZİ GİDİ TAYYİP DÜŞMANI
TUZU KURULAR SİZİ ….
Hani gerek sosyal medyada, gerekse aramızdaki sohbetlerde,
‘’ yaaa açlıktan neredeyse nefesi kokuyor ama hala AKP’ye oy vereceğim diyor ‘’ diyerek kızılan, hatta aşağılanan bir kesim var ya.
Hani bu davranışlarının sebebini sosyologlar bile çözemedi dediklerimiz.
Genel tanımlama yanlış olsa da %52 dediklerimiz.
Ben sosyolog falan değilim de,
Belki de gerek işim, belki de yetişme tarzım gereği, sosyal statüsüne bakmaksızın her kesimden insanla iletişim kurmakta, onlarla beraber oturup kalmakta pek sıkıntım olmadığımdan sanırım onları daha iyi anlayabiliyorum.
***
Şimdi,
Asıl mevzuya gelirsek ;
Benim gördüğüm,
Ekonomiden ve mevcut tek adam oligarşisinden en çok şikayet eden insanlar,
‘’ Ben halimden memnunum, çok şükür karnım doyuyor ‘’ diyenlere göre,
görece daha iyi kazanan, bazılarına göre de tuzu kuru kişiler.:))
***
Şikayet etmelerinin ve muhalif olmalarının haklı sebebi de,
eskiden kendileri için normal olan şeylerin,
yani,
tatile gitmek, ailece dışarıda yemek yemek, sinemaya gitmek, giyim kuşam, çocuklarını özel okulda okutabilmek vs. gibi şeylerin artık onlar içinde lüks haline gelmesi.
Eskiden tasarrufları veya kazançları ile ulaşabildikleri araba, yeni ve yaşanabilir bir ev satın almak, artık onlar için bile lüks sayılan şeyler oldu.
Aslında isyankar olmalarının asıl sebebi, artık bunlara ulaşma imkanları da kalmaması.
Hani hep diyorlar ya.
Bunların hepsinin tuzu kuru ama gözlerini Tayyip düşmanlığı bürüdüğünden şikayet ediyorlar.
Bence bu doğru değil.
Şikayet ediyorlar çünkü onlar artık “ YENİ FAKİRLER ” olduklarını derinden hissetmeye başladılar.
Büyük çoğunluğu da Büyük şehirlerde yaşayan, eğitimli beyaz yakalı çalışanlar, yöneticiler , toplumun orta ve orta üst gelir grubuna sahip çalışanlar ile, üst gelir grubu ile alt gelir grubu arasında tampon vazifesi gören, esnaf, ticaret erbabı , yanında üç beş kişi çalıştıran kesimler.
Zaten mevcut iktidar çok uzun süredir bunlardan oy alamıyor.
***
50 senedir fakir olan vatandaş ise ekonomik durumu eskiden farksız buluyor.
Yukarıda bahsettiğim %48 içindeki kesimi de, tatminsiz , müsrif , şükretmeyi bilmeyen Tayyip düşmanı olarak tanımlıyor.
Sağda solda gördüğünüz “10 bin lira bana yetiyor” deyince şaşırdığınız teyze var ya,
İşte o teyze işte hayatı boyunca,
Yazları ailece mütevazi de olsa tatile gitmek,
çoluk çocuk en azından ayda bir kere dışarıda yemek,
ailece sinemaya veya bir eğlenceye, festivale falan gitmek,
Bazı hobilere sahip olmak, kitap ,dergi almak.
kuaföre gitmek, pedikür menikür yaptırmak,
gibi bir şeyleri hiç yapmadığı için bunun eksikliğini hissetmiyor.
***
‘’ çıkar bakayım telefonu ‘’ diyen amcalar da aynı hayatı yaşıyor.
Onun cebindeki eski model telefon onun için bile bir ayrıcalık.
Çünkü onun sosyal medyaya girmek, özel anlarını fotoğraflayıp arşivlemek,
Veya iş gereği bazı belge ve uygulamalara ulaşmak gibi bir derdi hiç olmadığından,
Sizin cebinizdeki akıllı telefonlar ona gereksiz ve lüks düşkünlüğü olarak görünüyor.
Güzel, bakımlı bir kadın gördüğü zaman,
‘’ Lan bir bizim karıya bak, bir de şuna bak ‘’ diyerek
Boynu kırılırcasına bakıp iç geçirmek onlar için sadece kader.
Ama öbür dünyada onlara verilecek göğüsleri yeni tomurcuklanmış hurileri ise bir mükafat.
Kendi karıları da bu durumu zaten kader ve kabulleniş saydığı için,
Bunun kader olmadığını, kendi hakları da olduğunu söyleyen ergenliğe erişmiş kızları ile de aralarındaki bağın koptuğunun farkında değiller.
Onlar da görüp iç çektiği kadınlar gibi olursa orospu olur sanıyorlar.
Sen 9 yaşındaki kız çocuklarını koynuna alıp eş yapanlara,
”sapıklar o daha çocuk ” diye isyan ederken,
Onlar bunu peygamberimiz de Ayşe’yi 9 yaşında almıştı diyerek bunu dinin gereği,
seni de allahsız kitapsız din düşmanı olarak tanımlayabiliyorlar.
Çünkü peşlerine takıldıkları tarikatlarda, din bilgini sandıkları sahtekar şıhlar, şeyhler onlara bu durumu böyle anlatıyor ve bütün bunlara yasalara rağmen göz yumuluyor.
Yani uzun lafın kısası,
İktidarın oy deposu olan bu kesim, TOGG ile, İHA’lar ile gurur duyan,
Ramazan ayında sahurda da olsa sucuklu yumurta olmasa da olur,
Diyen bu insanlarımız
Zaten doğduklarından beri parasız yaşamaya alışık.
Hele hele büyük şehirlerde değil, taşrada yaşıyorsa
10 bin liraya yaşar. Bundan da şikayet etmez.
Sahurda sucuklu, pastırmalı yumurta yemeği aklına bile getirmez.
***
O kızdığın teyze ve amcalar var ya
Bunların çoğu zaten “ESKİ FAKİR ”
Ama %48’in büyük bir bölümüne dahil olan sen ise
artık “ YENİ FAKİRSİN”.
O yüzden bu teyze ve amcalar durumlarından şikayetçi değil,
sen ŞİKAYETÇİSİN !!!
***
16 milyon emekli.
Eşi ile beraber takribi 30 milyon kişi.
Yani toplam seçmen sayısının %50’si yapar.
Seçimin sonucu da,
Hükümet ortakları dahil
bütün liderlerin ipleri ve siyasi gelecekleri de onların elinde.
1 Nisan sabahı sandık sonuçları açıklandığında,
“Bugün yaşadığım geçim sıkıntısının sorumlusu sensin ” diyerek,
ipi kimin boynuna geçirdiklerini hep beraber göreceğiz.
Emekliler sahip oldukları bu gücün farkında mı bilemiyorum ama,
Onların kararı 85 milyonun da kaderi olacak.
.